Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Sitenin sağında bir giydirme reklam

Kızamık hastalığı yeni salgın mı?

Sağlık 23.06.2023 - 18:27, Güncelleme: 23.06.2023 - 18:27 3815+ kez okundu.
 

Kızamık hastalığı yeni salgın mı?

Son dönemlerde kızamık vakalarının hızla artmasının ardından ortaya çıkan spekülatif haberlere karşı Prof. Dr. Serhat Fındık, kızamık hastalığı hakkında bilinmeyenleri anlattı.Zübeyde ÖZLÜ - Herkes Duysun / BURSA (İGFA) - Son dönemde gündemi işgal eden Kızamık hastalığının hızla yayılması ile ilgili açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Serhat Fındık, “Kızamık, çocukluk çağı hastalıklarından bir tanesidir. Ancak yıllardır salgını görülmüyor. Bunun en önemli tedbirlerinden biri hijyenik koşulların dünyada yer edinmesi, aşıların düzenli olarak uygulanması, hayat kalitesinin artmasıdır. Son zamanlarda ülkemizin de içinde bulunduğu gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde kızamığa bağlı ölümler son derece nadir görülmektedir.” ifadelerini kullandı. Bir süredir kızamık hastalığı sebebiyle gündeme gelen ölüm haberlerinin doğru olmadığını vurgulayan Fındık, “Kızamık salgını olarak dile getirilen hadisenin aslında Kızamık salgını olmadığını net olarak biliyoruz. Bu tamamen çocukların farklı hastalıklardan vefat etmesidir. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da bu konuda açıklama yapmıştı. Yani ülkemizde bazı doktorların iddia ettiği gibi Kızamık salgını diye bir durum söz konusu değildir. Herhangi bir korkuya gerek yoktur.” dedi. “DERİ DÖKÜNTÜLERİ ORTAYA ÇIKMADAN 24-48 SAAT ÖNCE BULAŞICILIK BAŞLAR” Kızamık hastalığının bulaşıcılık evreleri hakkında da bilgi veren Fındık, “İnkübasyon denilen bir kuluçka dönemi vardır. Daha sonra derideki döküntüler ortaya çıkmadan 24- 48 saat önce bulaşıcılık başlar. Yaklaşık 3 ila 4 gün devam eder ama az önce de ifade ettiğim gibi Kızamığa karşı hem bağışıklık durumu yüksektir hem de aşıların da etkisi devam ederken bulaşsa bile bu virüs herhangi şekilde ciddi hadiseye yol açmadan bağışıklık sistemi tarafından kolaylıkla yok edilebilir.” şeklinde konuştu. Kızamık hastalığının tedavi yöntemlerine de değinen Fındık, kızamığın kendine özgü bir ilaç tedavisi olmadığına vurgu yaparak, "Virüs hastalıklarının büyük çoğunluğunda da böyledir zaten. Kızamıktan korunmak için beslenmeye dikkat edilecek, hem et hem sebze ve daha çok ev yemekleri ağırlıklı beslenilmeli, yeterince su tüketilmeli. C ve D vitaminleri burada oldukça önemli. En önemlisi ise erken dönemde anne sütünün inanılmaz etkisi... Çocuklara en az 9 ay anne sütü verilmesi çok önemli. Çünkü ilerideki bağışıklık sisteminin yapı taşını burası oluşturuyor. Bunlara dikkat edildiği zaman Kızamık, korkulması gereken bir hastalık değildir" diye konuştu. “KIZAMIK AŞISI UYGULANMALI MI?” Kızamık aşısının neredeyse hastalık bittikten sonra uygulanmaya başladığını belirten Prof. Dr. Serhat Fındık,  kızamık hastalığının ölümcül evresi hakkında da, "Kızamık boğazdan başlar. Bununla birlikte deride döküntülerin başlaması ile ölümcül evreye geçiş sürecine girer. Burada önemli nokta akciğerlerdir. Bağışıklık sistemi zayıf olan çocuklarda, akciğerlere tutunup da zatürreye yol açarsa ve üzerine bakteri de eklenirse işte o zaman tedavisi daha da güçleşir" dedi.

Son dönemlerde kızamık vakalarının hızla artmasının ardından ortaya çıkan spekülatif haberlere karşı Prof. Dr. Serhat Fındık, kızamık hastalığı hakkında bilinmeyenleri anlattı.

Zübeyde ÖZLÜ - Herkes Duysun / BURSA (İGFA) - Son dönemde gündemi işgal eden Kızamık hastalığının hızla yayılması ile ilgili açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Serhat Fındık, “Kızamık, çocukluk çağı hastalıklarından bir tanesidir. Ancak yıllardır salgını görülmüyor. Bunun en önemli tedbirlerinden biri hijyenik koşulların dünyada yer edinmesi, aşıların düzenli olarak uygulanması, hayat kalitesinin artmasıdır. Son zamanlarda ülkemizin de içinde bulunduğu gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde kızamığa bağlı ölümler son derece nadir görülmektedir.” ifadelerini kullandı.

Bir süredir kızamık hastalığı sebebiyle gündeme gelen ölüm haberlerinin doğru olmadığını vurgulayan Fındık, “Kızamık salgını olarak dile getirilen hadisenin aslında Kızamık salgını olmadığını net olarak biliyoruz. Bu tamamen çocukların farklı hastalıklardan vefat etmesidir. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da bu konuda açıklama yapmıştı. Yani ülkemizde bazı doktorların iddia ettiği gibi Kızamık salgını diye bir durum söz konusu değildir. Herhangi bir korkuya gerek yoktur.” dedi.

“DERİ DÖKÜNTÜLERİ ORTAYA ÇIKMADAN 24-48 SAAT ÖNCE BULAŞICILIK BAŞLAR”

Kızamık hastalığının bulaşıcılık evreleri hakkında da bilgi veren Fındık, “İnkübasyon denilen bir kuluçka dönemi vardır. Daha sonra derideki döküntüler ortaya çıkmadan 24- 48 saat önce bulaşıcılık başlar. Yaklaşık 3 ila 4 gün devam eder ama az önce de ifade ettiğim gibi Kızamığa karşı hem bağışıklık durumu yüksektir hem de aşıların da etkisi devam ederken bulaşsa bile bu virüs herhangi şekilde ciddi hadiseye yol açmadan bağışıklık sistemi tarafından kolaylıkla yok edilebilir.” şeklinde konuştu.

Kızamık hastalığının tedavi yöntemlerine de değinen Fındık, kızamığın kendine özgü bir ilaç tedavisi olmadığına vurgu yaparak, "Virüs hastalıklarının büyük çoğunluğunda da böyledir zaten. Kızamıktan korunmak için beslenmeye dikkat edilecek, hem et hem sebze ve daha çok ev yemekleri ağırlıklı beslenilmeli, yeterince su tüketilmeli. C ve D vitaminleri burada oldukça önemli. En önemlisi ise erken dönemde anne sütünün inanılmaz etkisi... Çocuklara en az 9 ay anne sütü verilmesi çok önemli. Çünkü ilerideki bağışıklık sisteminin yapı taşını burası oluşturuyor. Bunlara dikkat edildiği zaman Kızamık, korkulması gereken bir hastalık değildir" diye konuştu.

“KIZAMIK AŞISI UYGULANMALI MI?”

Kızamık aşısının neredeyse hastalık bittikten sonra uygulanmaya başladığını belirten Prof. Dr. Serhat Fındık,  kızamık hastalığının ölümcül evresi hakkında da, "Kızamık boğazdan başlar. Bununla birlikte deride döküntülerin başlaması ile ölümcül evreye geçiş sürecine girer. Burada önemli nokta akciğerlerdir. Bağışıklık sistemi zayıf olan çocuklarda, akciğerlere tutunup da zatürreye yol açarsa ve üzerine bakteri de eklenirse işte o zaman tedavisi daha da güçleşir" dedi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve suluovahaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.